Ankara Objektif Testler Uygulama Merkezi
Çocuklara zeka testi uygulanması adeta moda oldu. Birçok anne-baba öğretmen şu veya bu gerekçeyle çocuklara zeka testi uygulanmasını isteyebiliyor. Eğer gerçek bir ihtiyaç söz konusu ise uygulanması gerekir. Peki zeka testi hangi durumlarda uygulanmalı, hangi durumlarda uygulanması doğru değil?
Şunlara dikkat edin
Zeka testi uygulanmasında belirli etik ilkeleri ve riskleri göz ardı etmemek gerekiyor. Bunları şöyle sıralayabiliriz:
Zeka testleri, amaç değil araçtır
Testin uygulanması belirli bir ihtiyaca dayalı olmalı. Bu ihtiyaç da çocuğun yararı ile ilgili olmalı. Sonuçta, zeka testi uygulandığında, çocuğun bundan nasıl bir yararlılık elde edeceği açıkça ortaya konmalı. Aksi halde, “Çocuğumun zeka puanını, düzeyini bilmek istiyorum” gibi bir anlayışla test uygulanması doğru değil.
Hangi durumlarda uygulanmalı?
Zeka testleri, temelde iki durumda uygulanır: Yetersiz performans ya da üstün performans. Her iki durumda da, çocuğun bir sonraki adımının planlanması önemli.
Yetersiz performansa bağlı olarak zeka testi uygulanacaksa öncelikle aşağıdaki durumların gözlemlenmesi gerekiyor.
– Okuma, yazma, aritmetik becerilerinde yetersizlik, öğrenme hızında yavaşlık gibi akademik performansla ilgili becerilerinde süreğen eksiklikler olması.
– Sosyal ortamlara uyum sağlayamama, özbakım becerilerini yerine getirmekte yetersiz kalma, günlük ihtiyaçlarını kendi başına gidermekte zorlanma gibi genel gelişim tablosunda süreğen eksiklikler göstermesi.
Üstün performansa bağlı olarak zeka testi uygulanacaksa da aşağıdaki durumlara dikkat edilmeli.
– Güçlü merak duygusu ve hafıza, yüksek öğrenme hızı, akıl yürütme becerisine sahip olması.
– Zengin bir kelime hazinesi, kavram bilgisi, dil becerilerine sahip olması.
– Zengin bir hayal dünyasına ve yaratıcılığa sahip olması.
Zeka testi uygulanması kararı bir uzmanla birlikte verilmeli
Çocuğun bir zeka testine ihtiyaç duyup duymadığı, uygulanacak testin amacı, uygulama sonrasında olası durumlar ve yapılması gerekenler gibi pek çok soru, bir uzmanla birlikte konuşulup değerlendirilmeli. Ebeveynler ya da öğretmenler çoğu zaman doğru gözlemler yapsa da, bu gözlemler az ya da çok sübjektivite içerir. Kaldı ki, konu alanı uzmanı olmadıkları için zaman zaman hatalı değerlendirmeleri de olabilir. Uzmanın yaptığı değerlendirmeler sonrasında test uygulamanın yararlı olacağı kanaati oluşursa elbette uygulama yapmak doğru.
Sonuçlar tartışmasız doğruymuş gibi kabul edilmemeli, çocuk desteklenmeli
Zeka testleri, psikoloji ve eğitim alanında geliştirilmiş en önemli teknolojilerden. Bir testin geliştirilme süreçleri oldukça uzun ve zorludur. Ancak, tüm bu çabalara rağmen, zaman içerisinde tüm testler güncelliğini ve güvenilirliğini yitirebilir. Bu nedenle, hangi test olursa olsun sonuçları her zaman hataya açıktır. Kaldı ki, ülkemizde en çok uygulanan testlerin güncelliği ile ilgili sorunlar olduğu uzmanlarca ifade edilmektedir. Ayrıca, uzmanlığı tartışılır kişilerin yaptığı test uygulamalarının da bu riski artırdığını söylemek gerekir. Sonuçta, çocuğa bir test uygulandığında, elde edilen sonucu tartışmasız doğru olarak kabul etmemek gerekir. “Haydi çocuklar zeka testine” gibi bir ruh haliyle çocukları uzman uzman dolaştırarak egomuzun oyuncağı haline getirmeye hakkımız yok. Lütfen çocukların zekasını rahat bırakalım. Çocuklara zeka testi yaptırılsa da yaptırılmasa da, temel ilke, “çocuğun gelişiminin desteklenmesi”dir. Gelişimi destekleyen bir ebeveyn ya da öğretmen olmak yeterince anlamlı bir yaklaşımdır. Bu da illa ki zeka düzeyinin bilinmesini gerektirmez. Bu konuda www.egitimpedia.com sitesinde yayınlanan “Neden oğluma asla zeki olduğunu söylemeyeceğim” başlıklı yazının okunmasını tavsiye ederim. Sürekli zekayı överek bir zeka fetişizmi yaratmak değil, çabayı överek değer yaratmak daha önemli.
Zeka testlerinde nicelik değil, nitelik daha önemli
Testlerden elde edilen puanlar teknik bir konu ve daha çok uzmanların kendi arasında paylaşıldığında bir anlam ifade eder. Önemli olan puanın kendisi değil, temsil ettiği niteliktir.
Bu nedenle, illa ki testten elde edilen puanın istenmesi ve iki de bir sosyal ortamlarda çocuğun zeka puanından söz edilmesi hiç etik değildir. Bu tür bir yaklaşım pazarlama yaklaşımıdır ve çoğu zaman yetişkinin egosuyla ilgilidir.
Ankara Kariyer Aile Danışma Merkezi – Psikolojik Danışmanlık – Aile Danışmanlığı Merkezi olup, Türkiye’de uzman kadrosu ile hizmet vermektedir. Randevu almak için lütfen arayınız. 0552 379 84 06